Tüm Haberler

Etiketler

Akçapınar'da Bayramın Sosyal Boyutu

www.tips-fb.com Gönderen Mustafa Çelikpençe 3 Eylül 2012 Pazartesi

Yazar : Ali Seyyar



Ramazan ayı boyunca oruç tuttuk, kendimizi adeta yeniledik, belki de bu vesileyle kendimize çeki düzen verdik. Oruçlu ağzımızla gıybet ve dedikodu yapmadık çünkü biliyoruz ki bunlar sadece orucumuzu değil kardeşlik hukukumuzu da bozar. Yalansız ve kötü söz söylemeksizin oruç tutmak, insanı sadece manevileştirmiyor aynı zamanda sosyalleştiriyor. Ramazan şuurunu topluca yaşamanın en güzel taraflarından birisi de oruç tutanların birbirine karşı merhamet ve şefkat beslemeleridir.

Ramazan birbirimizi daha iyi anlamamıza ve sevmemize yardımcı oluyor. Oruç tutup da tanıdığı tanımadığı insanlar hakkında gelişi güzel sözler sarf eden insanlar Ramazan kültürünü ve tadını hissedemeyeceklerini düşünüyorum. En kötü ihtimal de böyle oruçların Allah tarafından kabul görmemesidir. Orucun makbulü ancak güzel ahlâk ile mümkündür. Ramazan ayında bile etrafındaki insanlara bağıran, hakaret eden, küfreden veya iftira atan insanlar nasıl ıslah olabilir acaba? Ramazanda değil de ne zaman? Maneviyatı bol bol hissedebileceğimiz Ramazan ayında insanileşemeyeceğiz de ne zaman?

Ramazanda ramazanlaşmak, yani Allah’a ve O’nun kullarına kendini daha yakın hissetmek, insanın manevileşmesi demektir. Ramazan Bayramı ise hem bireysel hem de toplumsal boyutuyla manevi ve sosyal gelişmenin zirvesidir. Sevdiğimiz insanlarla, akrabalarımızla, komşularımızla, yoksullarla, yetimlerle kaynaşmanın adıdır bayram. Allah için özellikle muhtaçlara yardımcı olmak, fitre ve zekât dağıtmak, onlarla aynı sofrada yemek yemek, yaşlılarla ve özürlülerle ilgilenmek, bayramlaşmanın sadece dini bir vecibe olmadığını sosyal sorumluluk taşımak anlamına da geldiğini göstermektedir.

Bayramlaşma, dünyevi yansımaları açısından sosyal barış ve dayanışma demektir. Gerçek bayramlaşma İslam’ın sosyal adalet anlayışı ile ancak sağlanabilir. Bu anlayış doğrultusunda her bir fert ve her bir kurum kendi sosyal sorumluluk alanlarını bilmektedir. Uhrevi boyutuyla nihai bayramlaşma, Cennette sevdiklerimize kavuşmakla gerçekleşecektir.. Onun için dünyada yaşayan sevdiklerimizle bayramlaşırken kaybettiklerimizi de unutmamalıyız.

Akçapınar köyümüzde arefe gününde, ikindi namazı müteakiben bütün cemaat topluca kabristana gider ve C. Hakkın rahmetine kavuşmuş olanlara Yasinler, Tebarekeler ve Fatihalar hediye eder. Bayramın ikinci ve üçüncü günü ise camimizde topluca yemek verilir ve gurbetçilerimiz memleket hasretini yakınlarıyla birlikte giderir. Bayramda sıla-i rahim, ayrı bir sosyal sinerji meydana getiriyor. Bereket artıyor, insan kendini daha iyi hissediyor, yaşamanın ve birlikte olmanın anlamı ve bilinci ortaya çıkıyor.

Birbirini Allah için seven bir topluluk, olgun bir cemaattir. Olgunlaşmak cemaatleşmekten geçer, küresel boyutuyla cemaatleşen topluluklar ise dünyadaki mazlumları da hatırlar. Buruk bir bayram yaşıyorsak küresel boyutuyla sosyal sorumluluklarımızı tam olarak yerine getiremediğimiz içindir.

Değişik ülkelerde ağır şartlar altında yaşayan mazlum, yoksul ve göçmen Müslümanları hatırladıkça ve onların sorunlarını tam olarak çözemedikçe bayramın zirvesine henüz ulaşamadığımızın bir göstergesidir. 

Müslümanların gözyaşlarının dindiği ve sıkıntılarının giderildiği daha güzel bayramlar yaşamamız dileği ile…

Akçapınar'da Bayramın Sosyal Boyutu haberi için 0 yorum

Yorum Gönder

Yazı ile ilgili yorumunuzu buradan girebilirsiniz.
Alttaki "Bir Kimlik Seçin" bölümünden, Adı/Url 'yi seçip isminizi girerek, yorumunuzu sahipsiz bırakmayın

Bloglar Yarışıyor

Bloglar Yarışıyor Blog Etkinliği / Ödüllü Yarışma

Yazarlar

İsmail ÇELİKPENÇE
Erenler - Evliyalar

Son Yorumlar

Site Trafiği

Ziyaretçi Sayısı

İzleyiciler